“Okuduklarım” sayfamda söylediğim gibi, Sayın Fatoş Karahasan’ın “Açılın gençler geliyor” kitabı tam bir başvuru kaynağı. Ben de okurken altını çizdiğim bazı cümleleri buraya yazdım, ihtiyacım oldukça bakmak istiyorum. Bu arada bu satırları bloguma koymama için izin verdiği için de Fatoş Hanım’a çok teşekkür ederim.
- 2010’dan itibaren doğan çocuklar yepyeni bir insan türünün öncüleridir. Alfa Nesli, “Neo-Digital Natives” gibi terimlerle adlandırılan bu çocuklar yapay zeka döneminin gençliği olacaktır.
- (18-38 yaş grubu Y Nesli “Millenials” 1980-1995 veya 2000)… Bu yüzden bazı nüfusbilimciler, 1995’den sonra doğanları “Z Nesli “altında değerlendirmeyi tercih ediyorlar.
- Y Nesli’nin karakterini oluşturan özellikler; bu neslin anne babaları ve çevreleri tarafından korunaklı bir dünyada yetiştirildiğini hatırlıyorlar. Bunun sonucunda, Y Nesli’nin kendine güvenen; ekip çalışmasına yatkın, üzerinde başarmak için baskı hisseden geleneksel kişilik özelliklerine sahip olduğunu savunuyorlar.
- Yüz yüze görüşmek önemlidir.
- Z Nesli: 2000 (1995) sonrası doğanlar; Millennials (Y) grubunu izleyen nesli Z Nesli olarak tanımlanıyor.
- Dünyada yaklaşık iki milyar Z Nesli üyesi var
- Z Nesli dünyanın gerçek anlamdaki ilk digital nesli, Kişiselleştirme’ye çok önem veriyorlar
- Her nesilde haberleşme için yazılı mesaj kullanımı (SMS veya diğer) yılda yaklaşık yüzde 30 oranında artıyor.
- Alfa Nesil üyeleri masaüstü bilgisayar veya dizüstü bilgisayar kullanmayacaklar. Alfa Nesli, en bağlantılı ama birbirleriyle gerçek dünyada en az konuşan nesil olacak.
- TÜİK’in 2017 yılı verilerine göre, ülkemizde 15-24 yaş grubunda 11.878.000 genç bulunmaktadır. Bu kesim, toplam nüfusumuzun yüzde 14,3’ünü oluşturmaktadır.
- TÜİK verilerine göre 15-24 yaş grubundaki gençlerimizin yüzde 23’ü ne çalışıyor ne de okuyor.
- Ailelerin gençlerin yaşamlarına yön vermedeki etkisi çok büyük. Araştırmaya katılan gençlerin yüzde 73’ü ailelerine güvendiklerini dile getiriyor.
- Araştırmaya katılan gençlerin yüzde 55’i aileleriyle ilişkilerini “arkadaş gibi” benzetmesiyle açıklıyorlar.
- “En büyük idolünüz (örnek aldığınız, beğendiğiniz kişi) kimdir? “sorusuna, gençlerin yüzde 37’si anne baba, yüzde 11’i ise siyasi figürler olarak cevap veriyor.
- Bekar gençlerin yüzde 78’i evlenmeyi düşündüğünü ancak bunu ilerideki yaşlarda gerçekleştireceğini belirtiyor.
- Gençlerin sadece yüzde 17’si bir evcil hayvan sahibi olduklarını söylüyor. Bu oran içindeki gençlerin yüzde 7’si kuş, yüzde 4’ü kedi, yüzde 3’ü köpek, yüzde 2’si ise balık veya kaplumbağa besliyor.
- Lisedeki yüzde 81 memnuniyet oranına karşın, üniversite öğrencilerinin yüzde 60’ı lisans eğitim kalitesinden memnun olduğunu belirtiyor. Yani her 10 öğrenciden 4’ü eğitim kalitesinden memnun değil.
- Gençlerin yüzde 89’u yabancı dil bilmiyor.
- Gençlerin;
-Yüzde 64’ü öğretmenlerin öğrencileri görüşlerini açıkça ifade edebilmesi için cesaretlendirmediğini
-Yüzde 77’si öğretmenlerin ders hakkında sorulan sorulara anlaşılır cevaplar vermediğini
– Yüzde 46’sı öğretmenlerin fiziksel ceza verdiğini, hatta dayak attığını
– Yüzde 59’u yönetim ve öğretmenlerin cinsiyet ayrımcılığı yaptığını
- Gençler bir süre sonra hayallerindeki işe geçmeyi ümit ettikleri için, çalıştıkları şirkete bağlılıkları da düşük.
- Başka bir iş bulamadığı için mevcut işyerinde çalıştığını dile getiren gençlerin oranı yüzde 77. Bunun sonucu olarak çalışan gençlerin yüzde 49’u işinden ayrılmayı düşünüyor.
- Gençlerin sadece yüzde 35’i maaşlarının düzenli olarak banka aracılığıyla ödendiğini bildiriyor.
- Gençlerin yüzde 27’lik bir bölümü çalışmayı düşünmediğini belirtiyor. Bu oran kadınlarda yüzde 33 seviyesine çıkıyor.
- Gençler, yöneticilerden her şeyden önce kendileriyle açık, dürüst ve adil bir iletişim kurmalarını istiyorlar. İdeal bir yöneticiyi “çalışanlarını dinleyen, eleştirel düşünceye sahip olan, herkese eşit mesafede durmasını bilen ve sevgi dolu “bir kişi olarak tanımlıyorlar.
- Yöneticiden beklentiler ;
– Çalışanlarını dinlemeli
-Çalışanlarına karşı sevgi dolu olmalı
-Tüm çalışanlarına eşit mesafede olmalı/ adil davranmalı
-Çalışanlarını zaman zaman ödüllendirmeli
-Çalışanlara geribildirim verebilmeli
-Çalışanlarına liderlik etmeli/ Liderlik vasfı güçlü olmalı
-Hedeflerini planlamalı
-Zaman yönetimi iyi olmalı
-Eleştirel düşünce yapısına sahip olmalı
-Güven yaratmalı
-İkna yeteneği yüksek olmalı
- Araştırma sonuçlarına göre gençlerin yüzde 88’i spor yapmıyor
- Gençlerimizin kişisel bakım alışkanlıkları oldukça düşük. Örneğin “Dün dişlerinizi fırçaladınız mı?” sorusuna sadece yüzde 35’i ; “Duş yaptın mı ?” sorusuna ise sadece yüzde 30’u olumlu cevap veriyor.
- Gençlerin yüzde 28’i, içinde bulunduğu durumda kendisini “morali bozuk, psikolojik olarak yorgun, yalnız ve öfkeli “olarak tanımlıyor.
- Gençlerin yüzde 60’ı gelecekle ilgili umutlu olduğunu, yüzde 53’ü kendisini güçlü hissettiğini, yüzde 52’si gelecekle ilgili hırslı, yüzde 47’siyse heyecanlı olduğunu dile getiriyor.
- Gençler ağırlıklı olarak WhatsApp (yüzde 51) uygulaması aracılığıyla haberleşiyorlar. Facebook kullanarak haberleşme ise aile ve arkadaşlar arasında yüzde 9’luk bir ağırlığa sahip.
Gençler nasıl vakit geçiriyor?
- Yüzde 50 arkadaşlarıyla
- Yüzde 40 İnternette gezinerek
- Yüzde 28 AVM gezerek
Müzik dinleme alışkanlıkları:
- Gençler en çok Tarkan’ı seviyorlar, listeye giren tek yabancı şarkıcı ise Rihanna.
- Gençler her gün ort. üç saat tv izliyorlar ve programları yayınlandığı sırada izlemeyi tercih ediyorlar ( yüzde 86).
- En çok izledikleri program türleri spor karşılaşmaları (yüzde 24), spor programları ( yüzde 23).
Yurtdışı deneyimi eksikliği :
- Her beş gençten bir tanesi hayatında bir kez bile tatile çıkmamış durumda.
- Yüzde 95’inin pasaportu yok.
- Yüzde 61’i hiç uçağa binmemiş.
- Gençlerin kendilerine benzemeyen ve ortak değer sistemine sahip olmayan kişilere karşı hoşgörüsü oldukça düşük.
- Yüzde 36’sı kendini Atatürkçü, yüzde 22’si İslamcı, yüzde 12’si ise muhafazakâr olarak tanımlıyor.
- Gençlerin Türkiye gündemini takip etme oranları çok düşük, gündelik siyaset yüzde 20.
- Gençlerin haber alma kanalları yüzde 52’si sosyal medya, yüzde 51’i televizyon.
- Gençlerin kadına bakış açısı; kadınların yüzde 19’u, erkeklerin ise yüzde 25’i “Bir kadına gerektiği durumda tokat atılabileceği” önermesine katılıyor. Tokadı hak etme nedenleri ise şöyle sıralanıyor:
- Başka erkeklerle konuşmak (yüzde 8)
- Kocasıyla cinsel ilişkiye girmeyi reddetmek (yüzde 6)
- Yemeği yakmak (yüzde 6)
- Çocuklarını ihmal etmek (yüzde 6)
Türkiye ve dış ilişkiler:
- Türkiye’nin diğer ülkelerle ilişkileri hakkında gençlerin algılarında çelişkiler var. Örneğin, Türkiye’nin en büyük düşmanı olarak gördükleri ABD, yaşamak istedikleri yabancı ülke sıralamasında başta geliyor.
- Gençlerin yüzde 42’si Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğini destekliyor.
- Türkiye’yi en iyi temsil eden markalar:
- Arçelik %27
- Ülker %23
- Vestel % 22
- Torku % 21
- THY %19
- Beko % 19
- Turkcell % 12
- Sevilen teknoloji markaları: Apple ve Samsung
- Finans kategorisinde en beğenilen banka ise İş Bankası (yüzde 18).
- Gençlerin;
- % 54’ü uyumadan hemen önce telefonuna bakıyor.
- % 55’i uyanır uyanmaz ilk olarak telefonuna bakıyor.
- %48’i gece uyurken cep telefonu başucunda duruyor.
- %18’i duş alırken cep telefonu yanında oluyor.
- %56’sının gece uyurken cep telefonu açık duruyor.
- Cep telefonu değiştirme sıklığı:
- %20 ‘si her yıl
- %25’i iki yılda bir
- %25’ üç yılda bir
- Teknoloji ile ilişkileri:
- %84’ü bilgisayar oyunu( pc, playstation, wii, Xbox ) oynamış.
- %97’si e-kitap okumamış
- % 15’i teknolojik ürünlerin kullanımını çok karmaşık buluyor.
- %36’sı teknolojik gelişmeleri takip etmiyor.
- İnternet kullanımı :
- Günde ortalama 6 saat internette geçiriliyor.
- Sosyal Medya Kullanımı:
- %70 ile Instagram
- %69 Facebook
- %65 Whatsapp
- % 23 Twitter
- %21 Snapcat
- %10 Swarm
- Mutluluk
- TUIK’in 2016 Yaşam Memnuniyeti Araştırması’nda nüfusumuzun %61’i kendisini mutlu olarak tanımlamıştır.
- Habitat Gençliğin İyilik Raporu sürecinde görüşülen erkeklerin %69’u, kadınların yüzden 72’si mutlu olduğunu söylemiştir.
- Kadınlar arasında geleceğinden umutlu olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 68, erkekler arasında yüzde 65’dir.
- Yaşam memnuniyeti oranı iş arayan gençler arasında % 55’e düşüyor.
- Ev genci grubunun %69’u yaşamlarından memnun (çalışmayan ve okumayan) .
- Güven sorunu ;
- Gençler arasında güvensizlik eğilimi yaygındır.
- Dünya Değerler araştırmasına göre halkımızın %82.9’u insanlarla etkileşime girerken çok dikkatli olunması gerektiğini düşünmektedir.
- Korku Kaynakları:
- Habitat araştırmasında genç erkeklerin %70’i, genç kadınlarınsa %55’i yaşadıkları yerde hava karardıktan sonra kendilerini güvende hissettiklerini söylemiştir. Buna göre her iki genç kadından biri gece sokağa çıkmaya çekinmektedir.
- Sağlık:
- 15-24 yaş grubundaki gençlerin %42’si sigara içtiğini söylemiştir.
- Gençlerin %88’i spor yapmıyor.
- Çarpıcı Veriler:
- Psikolojik destek almaya ihtiyacı olduğunu söyleyen genç kadınların oranı %15 iken erkeklerin %13’tür.
- Spora ve sanata ilgisizlik:
- IPSOS Araştırmasına göre, toplumumuzun yüzde 46’sı hiçbir zaman yürümek, koşmak, jimnastik yapmak gibi fiziksel etkinliklerde bulunmuyor.
- RTÜK verilerine göre, 15-24 yaş arası tv izleme süresi günde yaklaşık 324 dakikadır. 20.00-23.00 saatleri arasında bu süre 130 dakikadır.
- Gündeme uzaklık:
- Ülkedeki gelişmeleri takip etme oranı sosyoekonomik statüsü yüksek olan gençlerde, daha düşük segmentte olanlara göre daha yüksektir. Örneğin, AB SES Grubunda bu oran yüzde 10 iken DE SES Grubu mensubu gençlerde bu oran yüzde 4’tür.
- Güven duyulan kurumlar:
- Devlet okullarına yüzde 57
- Devlet hastanelerine yüzde 56
- Orduya yüzde 56
- Devlet üniversitelerine yüzde 56
- Sivil toplum kuruluşlarına yüzde 54
- Emniyete yüzde 53
- Yargı organlarına yüzde 51
- Gençler yabancı ülkelere karşı mesafelidir, çelişkili ve karmaşık algılar:
- Gençler tarafından en sevilmeyen ülke olan ABD (yüzde 22) gelecekteki en fazla yaşanmak istenen ülkeler arasında da birinci sıradadır. ABD’yi Almanya (yüzde 18) ve İngiltere (yüzde 10) izlemektedir.
- Ancak Almanya tüm ülkeler içinde en düşük güvenirlik skoru alan ülke konumundadır (yüzde 37).
- En yüksek güvensizlik ve en düşük güven skoru alan ülkeler İran, Suriye, Irak, Ermenistan ve İsraildir.
- Gençlerin yüzde 42’si Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyor.
- Internet& cep telefonu kullanımı:
- Genç kadınlarda internet kullanımı oranı 2017 yılında yüzde 82,9, genç erkeklerde yüzde 91,5’tir.
- Gençlerin en sık kullandıkları cihaz akıllı telefonlardır (yüzde 91).
- İnternet erişimi yüzde 54 kişisel bilgisayarlardan, yüzde 28 okul ve işyerlerindeki ortak bilgisayarlardan, yüzde 12 kafe ve AVM’lerden..
- Muhabbet ve eğlence:
- Arkadaşlarla muhabbet: yüzde 52,1
- Haberleşmek, mailleşmek: yüzde 38,3
- Video izlemek/ müzik dinlemek/ oyun oynamak: yüzde 34,4
- Haberleri izlemek: yüzde 18
- İnternet ve sosyal medya kullanımı :
- Instagram, gençlerin yüzde 29’u tarafından en çok kullandıkları üç sosyal medya kanalından biri olarak anılıyor.
- Instagram’ı yüzde 27 ile whatsapp, yüzde 26 ile facebook takip ediyor.
- İşsizlik sorunu:
- TUIK 2017 verilerine göre, 15-24 yaş grubundaki genç işsizlik oranı yüzde 19,3’tür. Bu oran genç erkeklerde yüzde 16,2, genç kadınlarda yüzde 25’tir.
- Alarm veren rakamlar :
- ABD’deki Center for Disease Control and Prevention, lise öğrencilerinin yüzde 17’sinin ciddi anlamda kendisini öldürmeyi düşündüğünü dile getirdiğine dikkat çekiyor.
- Dünya Sağlık Örgütünün bir araştırmasına göre, İngiltere’de 15 yaşındaki her beş ergenden birisi geçtiğimiz yıl kendisine zarar verecek bir şey yaptığını belirtmiş.
- Z Nesli gündem dışında kalma endişesiyle, sürekli sosyal mecrada olup biteni takip ediyorlar. Bu kaygıya “Fear of Missing Out” FMO adı veriliyor.
- Hedef Gençleri üretime yönlendirmek:
- Ünlü trend analisti Faith Popcorn 1990’lı yıllarda, insanların giderek evlerinde daha fazla vakit geçireceklerini ve dış dünyadaki sorunlardan evlerine sığınarak kozalar içinde yaşayacaklarını söylemişti. Kablolu yayınlar, internet ve Tv, cep telefonu … evde kesintisiz bir eğlence imkanı sunuyor. Gençleri sahip oldukları bu kozadan çıkarmak oldukça güçleşiyor.
- Yapay zeka kavramını gençlerin sadece yüzde 36’sı duymuş durumda. Duyanların sadece yüzde 29’u bilgi sahibi olduğunu söylüyor. Sanal gerçeklik kavramını duyanların oranıysa sadece yüzde 32.
- Sosyal Katılım:
- Gençlerimizin sadece yüzde 2’si bir sivil toplum kuruluşuna üyedir.